Pazartesi, Mayıs 28

Bir Doğumgünü Kutlaması Değil İki Hatta 4 !

Güzel kardeşim Serpil'im cumartesi günü arkadaşlarımızı evine çaya davet etmiş. Etmiş diyorum çünkü benim son dakikada haberim oldu. Veeee en yakın doğungünü kutlayan ben ve Gülçin'cim başta olmak üzere davete icabet eden Nalan ve Nevin in de geçmiş doğumgünlerini kutlama, bu vesile ile bol bol sohbet etme imkanı bulduk.

Hemen menümüzü paylaşayım :

Yaprak Sarma,

Barbunya

Kırmızı Biber Dolma

Kısır

Semizotu Salatası

Havuç Salatası

İçli Köfte

Peynirli Börek

Patatesli Çörek

Portakallı ve Sakız Macunlu Kek

Tahinli ve Cevizli Kurabiye

Doğumgünü Pastası

Uzun zamandır meyva salatası için kavun üzerinde desen yapmak istiyordum. Kısmet bugüne imiş. Kavunumuzu bıçakla şekillendirdim ve içine kiraz ve çilek yerleştirdim. Bu tabii en çok Nil ile Ata'nın hoşuna gitti .



Doğumgününden lezzet kareleri ...




Perşembe, Mayıs 24

Aman da Haşhaşlı !

Dün akşam evde bir telaş telaş anneciğim harika yemekler hazırlamış dayanamamış bir de börekcik (çörek de denilebilir ama) açmış. Bizde börek açılır efendim. (Oklava ile açıldığı için)
Sonra, Serpil&Ahmet geldi. Kollarında çiçekler, yemekler ve de tatlı. Afiyetle yemeğimizi yedik. Börek enfes görünüyordu ama ben sadece bir ısırık alabildim malum nedenle. Sevgili ailem diyetimi düşünerek herhangi bir pasta girişiminde bulunmamıştı. Ben onlara hızlı bir pasta yapıverdim ama yine yardımcım devrede (ATA yı hatırlıyorsunuz) ve zaman pasta yapımı için çok kısa idi. Bu nedenle bu pastayı size gösteremeyeceğim. Zira tat olarak güzel olmakla birlikte görüntü olarak bir felaketti.
O kadar zenginim ki. Dün bir kez daha anladım. Ofisim, evim çiçeklerle donandı. Pastalar kestim. Mail kutum çok güzel mesajlarla doldu. Telefonum hiç susmadı ve hatta iki kez şarj etmek zorunda kaldım. Gece saat 12 yi vurduğunda cep telefonumda mesaj vardı düşünün. Hani bir sevgilim olsa (maalesef yok) bu kadar incelik olur du ama. Benim bir çok sevgilim varmış. Hediyelerim de cabası...
Şükürler olsun... Hepinizi çok seviyorum ve sizler iyi ki varsınız ...


Haşhaşlı aynı zamanda peynirli böreğimiz için annemden malzeme listesini aldım arkadaşlar hemen veriyorum ve yapım aşamalarına ait bilgi :

1 Ad. yumurta
1/2 paket yaş maya
1/2 bardak süt
1/2 bardak yoğurt
1/2 bardak sıvı yağ
2 tatlı kaşığı şeker
2 kaşık haşhaş
1 kaşık tuz
Aldığı kadar un

Bütün malzemeyi karıştırıp kulak memesi yumuşaklığında bir hamur elde ediyoruz ve biraz kabarana dek mayalanmasını bekliyoruz. (Fazla olmasın)
Daha sonra hamurmuzu oklava ile açıyoruz. İnce bir yufka elde etmemize gerek yok ve fakat kalın da olmayacak 2,5-3 mm kalınlık sanırım yeterlidir. Yufkanın üzerine haşhaşlarımızı serpiyoruz ve arzu eder ise peynirli, patatesli hazırladığımız içi de aynı şekilde serpttikten sonra yufkamızı rulo yapıyoruz. Rulomuzu yağlanmış tepsimize yerleştiriyor ve bazı kısımlarına bıçakla çentik açıyoruz. Üzerine bir miktar sıvı yağ ile karıştırılmış yumurta sarımızı sürüyor ve fırına veriyoruz.
Afiyet Olsun ...




Çarşamba, Mayıs 23

Bu yaşın şiiri



Eskiden yeterdim kendime
Artardım Bile
Şimdi ne yapsam nafile ! ...
Ve
Kim demiş 'Can Eskimez' diye
Bu can tedirgin tende
Can da eskimiş
BEN de ...
Bedri Rahmi Eyüboğlu

Salı, Mayıs 22

Güzel Haberler Aldım

Baki kalan bu kubbede bir hoş sada imiş ...


Biri söz dinlemez yaramaz mı desem, afacan mı desem bir kardeşim. Diğeri de onun vasıtası ile tanıdığım ve çok sevdiğim bir arkadaşım. İkisi ile de ilgili çok güzel haberler aldım bugün. Ve hakikaten çok mutlu oldum. Soner nişanlanmış ve Aysim de nihayet resmi olarak USA lı olmuş. Allah yollarını açık etsin. Mutlulukları daim olsun. Bu hafta yemek yiyeceklermiş beraber. Gerçi benim yaptığım kek ve poğaça kadar lezzetli olmaz ama. Şaka bir yana, dört arkadaş Washington DC ye gittik birlikte. Hep aklımda ve gönlümde Smitsonian müzelerini görmek vardı ve onlar da benimle birlikte idi. Ben de bir gün önce onlara yolluk olarak Ebruli bir kek ve zeytinli poğaçalar yaptım. Çok güzel iki gün geçirdik. Soner cim buradan tekrar tekrar teşekkürler... Aysim sen de sağol canım vesile olduğun için. İşte kareler ...



Salı, Mayıs 15

Hüzünlüyüm İşte




Ben de bilmiyorum neden ? İçimde hüzne dair sıcak hisler. Gün geceye dönerken öyle bir dalıverdim. Ne yapsam, neyi paylaşsam sizinle diye düşünürken de bir yandan hüzünden divane olduğumuz ama bir yandan da o hüznü yaşamaktan mutlu bir an geldi gözümün önüne. 2006 yılının son ayları, NJ de, seyretmeye doyamadığımız bir filmin CD sini izleyeceğiz. Un helvası da yapmışız tatlı olarak. Aman ne keyif. Gözler ağlamaktan şişmiş bir yandan bu beşinci izleyişim ağlamam herhalde diyorum, bir yandan içimi çeke çeke ağlıyorum. Öte yandan damağımda enfes bir tat. Neden sonra farkettik ki , filmi izleyenler bilir bir ölüm ile noktalanır ve biz de helva kavuruyoruz ölenin ardından. Veeeee sevdiğimiz, bildiğimiz herkese bu filmi izlettirdik gözyaşları içinde, yanında helva da cabası. İşte o günlerden karelere yansımış hatıralar. AAA küçük bir detayı atlamayayım. Helvayı yapan ben değilim Zerrincik. Çok güzel yapıyor inanın...




Tatlı Konuşmaya Devam




Ve hatta Balıkesir'den alınan ürünlerle yapılan tatlıları konuşmaya devam. Damla sakızına bayılırım. New Jersey'de dahi yana yakıla damla sakızı arayan beni yalnız bırakmayan Zerrin'in kulakları çınlasın. Damla sakızını tüm sütlü tatlılara yakıştırırım ve hatta bazı yemeklere de. Dün akşam biraz vakit geçirmek biraz da stres atmak için Balıkesir'den aldığım Damla Sakızı Macunu içeren muhallebiler yaptım. Sadece bir parmak tadına baktım. Enfesti ! Fakat siz de benim gibi resimlerle doyacaksınız artık... Beyaza beyaz yakışır diyerek öncelikle zarif bir kup hazırladım.

Daha sonra ahududu sosu ve bademlerle hem süsledim, hem tatlandırdım. Ben hala resimlerden çerçeveli küçük resimler yapmayı öğrenemedim. Öğrenen dek tek tek yayınlayacağım. Ksuuruma bakmayın artık.

Pazartesi, Mayıs 14

Kemalpaşalar Burada !







Kemalpaşalarımın resimlerini ayrıca göstermek istedim. Hernekadar ben yiyemesem de görüntü olarak çok güzellerdi. En sonda da resim biraz kötü olmasına rağmen Kemalpaşa'da yediğim tatlıdan bir resim var.
Allah'ım ben ne zaman tatlı yiyebileceğim :)

Akşam Yemeğinden Kareler





Cumartesi akşamı yine bir aile yemeği için bir aradaydık. Menümüz çok kalabalık değildi ve misafirlerimizin sağlık problemleri nedeniyle kolay hazmedilebilir, rahat yenilebilir, hafif bir yemek olmasına çalıştık. Tatlı kısmında ise sadece Kemalpaşa vardı. Yaklaşık bir yıldır 15 günde bir Balıkesir'e gidiyorum işim nedeniyle. Hep Kemalpaşa mevkiinin ve tatlısının methini duyardım fakat deneme fırsatım olmamıştı. Bir akşam (bu rejimden önce idi) denedim ve Kemalpaşa'yı tahinle servis ettiklerini gördüm. Ben de kendi tatlımı (orjinal Kemalpaşa'dan alınmışlardır) hem tahinli hem kremşantili olarak iki şekilde servis yaptım. Beyler tahini beğendi ama annem maalesef beğenmedi. Anneme bir şey beğendirmek tabiii ki çok zor.

Ana Yemeğimiz Hünkar Beğendi idi. Nohutlu pilav ve közlenmiş kırmızı biberlerle servis yaptık.

Zeytinyağlı pırasa ve taze fasulye
Ispanaklı Börek
Semizotu Salatası ve Mevsim Salatası
Cacık ve Kayısı Kompostosu

Yanısıra ; iştahaçıcılar
Tatlı : Kemalpaşa

Perşembe, Mayıs 10

Çelebi Nesrin Yollarda !

Efendim Çelebi misali yurdumun yollarındayım. Kah Ege de Kah İç Anadolu da...
Bu nedenle sizlerden bir nebze ayrıyım. Fakat cumartesiye evde bir yemek daveti varmış. Pazar şenlenecek demektir sayfamız. Pazar'a görüşebilmek dileğiyle...

Pazartesi, Mayıs 7

Ben bu kampanyaya destek veriyorum !

Kuzey Bebek: biz sevgisiyle çığlık atan değil hayata değer katan fanlarız

Kurabiyeler burada





RENGARENK MUFFİNLER





Pazar günü ilk muffin denememi yaptım. Aslında kabarma şekliyle beni çok memnun eden bir sonuç aldığımı söyleyemem. Fakat süslemeler esnasında çok eğlendim. En kısa zamanda yenilerini deneyeceğim. Ayrıca Ata için hazırladığım küçük kurabiyeleri de görüyorsunuz. Tarif olarak Tarçın'ın Mutfağı'ndan yararlandım www.tarcininmutfagi.com . Fakat birebir aynını kullanmadım. Daha az yağ ve şeker kullandım. Sütü de 1 fincan olarak aldım. O bile biraz fazla gibi bence.

Pazar, Mayıs 6

Birleştirici Bir Yemek !



Ailemizin ki en çekirdek ailemizden en geniş ailemize dek birleştiriciliği ile ünlü iki yemek vardır. İkisi de son derece meşakkatli ve bir o kadar da lezzetlidir. Mantı ve Katmer den bahsediyorum. Annem güzel yemekleri ile olduğu kadar katmer yapıcılığı ile ayrıca meşhurdur. Bu sabah kahvaltıya katmer yaptı. (Hamile kardeşimin arzsuna binaen) Bunu duyan diğer kardeşim ve eşinin de katılımı ile ailecek çok güzel bir kahvaltı yaptık. Açıkçası bir an evvel kahvaltıyı hazırlama telaşı ile hazırlanma aşamalarını fotoğraflamadım ama bir diğer sefer hem tarifini hem de yapılış aşamalarını sizlerle paylaşırım. İyi pazarlar ...

Cuma, Mayıs 4

Onun Soğuk Nefesini Düşünürken


Ölümün varlığını bile bile ölüme inat yaşayan insanoğlu bir an sadece anlardan oluşan ekseri zaman birimlerinde yüzüne tokat gibi çarpan ölümün soğuk nefesini hatırlar...


Ve yine yaşam devam eder ...


Hatıralar beynimize kazılmış, soğuk fotoğraf kareleri elimizde bakakalırız gidenin ardından ...


Ve yine yaşam devam eder ...


Sanki hiç bizim kapımızı çalmayacak, sanki hiç gözpınarlarımız bu nedenle dolmayacakmış gibi gelir yaşarız inadına. Ta ki o ana dek. Ölüm Allah'ın emri der, teselli buluruz.


Ve yine yaşam devam eder ...


Biliyorum hepiniz aynen benim gibi bir an duraladınız. Ben de aşağıdaki dizeleri mail kutumda gördüğümde aynen sizin gibi kaldım bir süre. Ne diyeceğimi nasıl davranmam gerektiğini bilemeden. Hani bir şarkıda diyor ya '' Tarifsiz kederler içindeyim'' aynen öyle. O kendini biliyor, ben ismini söylemeyeceğim. Kardeşim, önünde kimileri için bir ömür uzunluğunda günler, aylar, kimbilir belki de yıllar var. Sil aklından, ruhundan bu korkuları ve anı yaşa. Kaliteli yaşadığınız her güzel an, sana bir armağan. Tadını çıkar ...


Onun soğuk nefesini düşünürken...

Yarım kalmış heceler dudağımda,
Duymak istediğim sözcükler kulağımda,
Sarılmak istediğim kollar uzağımda,
Dinleyeceğim müziğin tınıları yazılmamış olmasın daha...

Toplayacağım binlerce çiçek kırlarda,
Okuyacağım sayfalarca kitap raflarda,
Öreceğim yeleklerin modelleri belli torunlarıma,
Tadacağım yemekler pişirilmemiş bile daha...

Sevgimi anlatacağım insanlar uzaklarımda,
Koşacağım sevinçler var ufuklarımda,
Yazacağım mektuplar, şiirler hep aklımda,
Yürüyeceğim yollar var bu dünyada daha...

Her şey için geç olmadan göçüp gitmek korkum,
Hayallerimi benimle gerçekleştirmeden yitmek,
Ardımda güzel izler bırakamadan bitmek,
Yarım kalmış yığınla yaşanacak güzellik var hala...

Dileyeceğim özürler, öpeceğim gülen yüzler,
Akıtacak gözyaşları var pınarlarımda.
Yüzülecek denizler, dinlenecek dertler,
Paylaşacak koca bir ömrüm olmalı kadere yazılı daha...

Perşembe, Mayıs 3

Huzurlarınızda Perde Pilavı & Eksik Kalmış Çikolatalı Pasta



Şimdi diyeceksiniz ki, pilav ve pasta bolluğu. Hımm şimdi anlıyoruz. Aslen öyle değil yaklaşık 1,5 aydır yaptığım hiçbirşeyi yemiyorum. Bu sefer azimliyim kilolar verilecek.

İlk fotoğrafımız perde pilavı ve biz ailecek çok severiz. İlk yaptığımda Portakal Ağacı (idol malum) nın tarifini kullanmıştım yalnız bu fotoğrafta gördüğünüz Serpil'in marifeti. Benim elimde foto olmadığı için bu fotoyu kullanıyorum. Çok da güzel olmuş.

Ve tamamlanamamış bir çikolatalı pasta. Serpil'in gecen cumartesi aksamı arkadaşları için yapmamı isteyip ama iki ayağımı bir pabuca sokarak tamamlamama izin vermediği pasta. Aslında etrafına eritilmiş çikolatadan bir şerit hazırlamıştım. Fakat bir nebze donması gerekiyordu benim de maalesef vaktim yoktu. Aynı şey üzerindeki çilekler için de geçerli. Bir de bu pasta tam kıvamını almamışken seyahat etmek zorunda kaldı. O nedenle görüntü maalesef çok düzgün değil. Ustalar kusura bakmayın. Ama vallahi Serpil'in sucu...

Ofisim ve Kıymetlilerim


Ofiste oturduğum masanın tam karşısındaki manzara işte bu resimde gördükleriniz. Şu an öylesine tatil özlemi çekiyorum ki, bu resim bir nebze olsun ifademe yardımcı oluyor diyebilirim. Yağlıboya resim babamın yaptığı bir resim. Çöp adam bile çizemeyen bir kızı var ama olsun.
Bambular da Gülay&Malik'in ilk ofise ziyaretime geldiklerinde getirdikleri. Aslında 3 taneydi (öyle olması gerekiyormuş tek sayı yani) ama bir tanesi benim ABD de de olduğum süreçte maalesef ölmüş.

Salı, Mayıs 1